“Haccın ve ondaki hikmetin ihmali, musibeti değil, gadab ve kahrı celbetti. Cezası da keffaretü’z-zünub değil kessaretü’z-zünub oldu.” ifadesini izah eder misiniz?

🕒 13.06.2025 13:41 👁️ 368 görüntülenme ❤️ 19 beğeni

 “Haccın ve ondaki hikmetin ihmali, musibeti değil, gadab ve kahrı celbetti. Cezası da keffaretü’z-zünub değil kessaretü’z-zünub oldu.” ifadesini izah eder misiniz?
“Haccın ve ondaki hikmetin ihmali, musibeti değil, gadab ve kahrı celbetti. Cezası da keffaretü’z-zünub değil kessaretü’z-zünub oldu.” ifadesini izah eder misiniz?

    Hac farizası ”…Yoluna gücü yetenlerin Beyt’i haccetmeleri, insanlar üzerinde Allah’ın bir hakkıdır…”[1] ayeti ile insanların Allah’ın huzuruna davet edildiği, çok sayıda şeair (semboller) içeren, kişiyi terbiye ve rehberlik hususunda bilgilendirici yönü olan bir ibadettir. Hac’ın bireysel, toplumsal ve siyasi olmak üzere çok cihetlere bakan faydalarının yanında, tevhid anlayışı dâhil iman esaslarının kuvvetlendirilmesi ile güzel ahlâkî davranışların kazanılması hususunda fırsat sunan uzun ve meşakkatli bir süreçtir.
   Bediüzzaman Said-i Nursi, Sünuhat isimli eserinde, Hac farizasının hedefinde; İslam toplumlarının arasında tanışma, yardımlaşma, iş bölümü, fikir teatisinde bulunarak fikir birliği oluşturmak gibi İslam’ın yüksek siyasetini ve İslam toplumunun geniş maslahatlarını içeren birçok hikmetin[2] bulunduğunu beyan etmiştir. Haccın  farkındalık oluşturarak bilinç inşası ve İslam toplumlarının ittihadı üzerinde güçlü bir etkisi bulunmaktadır.
    Rabbimiz, Kur’an-ı Kerim’de bizlere tüm bu hikmet ve faydaları, Hac Süresinde geçen “Böylece kendileri için faydalı olan şeyleri açık seçik görsünler…”[3] Ve  “Onlarda sizin için belirli süreye kadar yararlar da vardır...[4] ayetleri ile bildirmekte ve riayet etmemizi istemiştir. Hac ibadeti; hem hukukullahı hem hukuk-u ibadı hem de islam toplumlarının hukukunu kapsamaktadır. Bunlar ihmal edildiği takdirde telafisi imkânsız zararlar oluşacağından dolayı Bu ilke ve talimatlara riayet edilmediğinden çok yönlü tahribat ve zararın oluşacağı muhakkaktır.
    İhmal neticesinde oluşan zararları geniş bir şekilde izah eden Bediüzzaman; “Rüya hacda sükût etti. Çünkü haccın ve ondaki hikmetin ihmali, musibeti değil, gadab ve kahrı celbetti. Cezası da keffaretü’z-zünub değil kessaretü’z-zünub oldu. Haccın bahusus taarüfle tevhid-i efkârı, teavünle teşrik-i mesaiyi tazammun eden içindeki siyaset-i âliye-i İslâmiye ve maslâhat-ı vasia-i içtimaiyenin ihmalidir ki, düşmana milyonlarla İslâmı, İslâm aleyhinde istihdama zemin ihzar etti… Milyonlarla ehl-i İslâm, hayr-ı mahz olan sefer-i hacca şedd-i rahl etmek yerine, şerr-i mahz olan düşman bayrağı altında dünyada uzun seyahatler ettirildi…”[5] ifadeleri ile işin ciddiyetini vurgulamış ve milyonlarca hukuku ilgilendiren bir görev olduğunu hatırlatmıştır. İlahi hukuku ya da sadece bireylerin kendi hata ve suçlarının musibetle neticelenmesi durumunun keffaret-üz-zünub (günahın silinmesi) olabileceği, ancak işlenen bu suç ya da hatanın genelin hukukunu ilgilendirmesi durumunda ise kessaret-üz-zünub olacağını (günahların fazlalaşması) salık vermektedir. Elbette bu ihmal, İslam’ın yüksek siyaseti ve İslam toplumunun geniş maslahatlarını içeren bir ihmaldir. Aynı zamanda Hac ibadetinin kendisi ayetin ifadesi ile şeair olduğu gibi, çok şeairi (İslami sembolleri) de içine almaktadır ki, bu dahi kendi başına umumun nevinden bir genel hukuktur. Dolayısı ile tahribatı şiddetlendiren bir durumdur. Genelin hukukunu ilgilendiren sonuçlar doğurduğu için de keffaret-üz zünub değil, kessaret-üz zünub olacak ve hacdaki hikmetlerin ihmali ile gadab ve kahrı celbedecektir.
    Bediüzzaman, Sünuhat isimli eserinde Birinci Dünya Savaşının sonunda 1919 Eylül’ünde savaş ve savaşın sonuçları hakkında kendisine tevcih edilen “Musibet, cinayetin neticesi, mükâfatın mukaddimesidir. Hangi fiilinizle kadere fetva verdirdiniz ki şu musibetle hükmetti. Musibet-i âmme, ekseriyetin hatasına terettüb eder. Hazırda mükâfatınız nedir?” sorusuna namaz, oruç ve zekat ibadetleri üzerinden Keffaret-üz-zünubu neticelendiren hata ve ihmallere izah getirerek şöyle der: “mukaddimesi, üç mühim erkân-ı İslâmiyedeki ihmalimizdir: Salât, savm, zekât. Zira, yirmi dört saatten yalnız bir saati, beş namaz için Hâlik Tealâ bizden istedi. Tembellik ettik. Beş sene yirmi dört saat talim, meşakkat, tahrik ile bir nevi namaz kıldırdı. Hem senede yalnız bir ay oruç için nefsimizden istedi. Nefsimize acıdık. Keffareten beş sene oruç tutturdu. Ondan, kırktan yalnız biri, ihsan ettiği maldan zekât istedi. Buhl ettik, zulmettik. O da bizden müterakim zekâtı aldı. “Elcezau min cinsil ameli” Mükâfat-ı hazıramız ise; fasık, günahkâr bir milletten, humsu olan dört milyonu velâyet derecesine çıkardı; gazilik, şehadetlik verdi. Müşterek hatadan neşet eden müşterek musibet, mazi günahını sildi.”[6] Burada adı geçen ibadetlerin bireysel olmasından ve hatanın cezasının da amelin cinsinden olduğu münasebetiyle cezanın tahakkuku ile geçmiş günahların silindiğinden söz etmektedir. Yukarıda belirtilen nedenlerden dolayı aynı durum Hac farizası için söylenemez.
    Bediüzzaman;  On Altıncı sözün Dördüncü şuasında[7] Haccın, Rububiyetin geniş ve kapsamlı mertebelerini açan bir anahtar olduğunu, Şirkten temizlenerek Allah’ın azametini ve tevhid hakikatini nazara verdiğini, kapsamındaki semboller aracılığıyla başta her renkten insanlar olmak üzere tüm varlıkların ubudiyet daireleri ile Allah’ın büyüklüğünün mertebelerini kişinin kalbine ve hayaline açan bir ibadet olduğunu açıklamaktadır.[8] Bu durum ise hac görevini ifa eden bir hacının külli ve geniş bir ibadetle şereflendiğini, tüm varlıkların büyük Rabbi ünvanıyla Rabbine yöneldiğini “hacc-ı şerif, bil’asale herkes için bir mertebe-i külliyede bir ubudiyettir… Bir hacı, ne kadar âmi de olsa, kat-ı meratib etmiş bir veli gibi umum aktar-ı arzın Rabb-ı Azîmi ünvanıyla Rabbine müteveccihtir. Bir ubudiyet-i külliye ile müşerreftir…”[9] sözleri ile ifade eder. Bu ise, Haccın Tevhid, Rububiyet ve külli ibadet hususlarında da rehberliğini ve farklı hukukları içerdiğine işaret eder. Bu da Allah’ın Hac ibadetine çok sayıda hikmet ile maslahat yüklediğini, bu görevin ihmal edilmesi durumunda da çok mesuliyeti neticelendireceği aşikârdır. Haccın ihmal edilen bu umumi hikmetlerinin yerine getirilerek şimdiki umumi gazap ve kahrın kalkmasına çalışmak da önemli bir farz görevi olsa gerek.
    Bu derece önemli ve İslam’ın mukadderatıyla ilgili bir ibadetin etkinlik ve verimliliğinin sağlanması adına gerekli tedbirlerin alınması ve kişilerin eğitilmesi de ayrıca önemlidir. Hac ibadetinin bid’atlara bulaştırılarak hedef ve yörüngesinden çıkarılmasına yardım edenler gibi, gereken bilinç ve farkındalığı vermeyen tüm kademelerdeki vazifelilerin de ilahi kahr ve gazaba uğramaması için üzerine düşen görevi yapmaları icap eder.
     Bu meşakkatli ve sabır isteyen ibadetin zahmetinden ve haccın ihmalinden oluşan İslam toplumlarının uğradığı maddi-manevi, bireysel, sosyal ve siyasal çok yönlü şiddetli tahribatın oluşmasını netice vermesinden olmalıdır ki,Resul-i Ekrem(A.S.M) şu müjdeyi vermiştir: "Allah`a ibadet edilecek günler içinde Zilhicce’nin ilk on gününden daha sevimli günler yoktur. O günlerde tutulan her günün orucu bir senelik oruca, her gecesinde kılınan namazlar da Kadir Gecesine denktir."[10]
    Allah, tüm İslam aleminin Haccını mebrur, saylerini meşkur, dualarını makbul, Haccın İslam toplumlarına yönelik olan hikmet ve faydasının oluşmasına vesile eylesin. Amin...
     Allah’a emanet olunuz.

Abdulkadir KURŞUN
03.06.2025

 
 
[1] https://kuran.diyanet.gov.tr/Al-i İmran Süresi, 97. Ayet,
[2] BSN, Zehra Yayıncılık, İçtimai Dersler, 269. s. https://zehra.com.tr
[3] https://kuran.diyanet.gov.tr/Hac Süresi, 28. Ayet,
[4] https://kuran.diyanet.gov.tr/Hac Süresi, 33. Ayet
[5] BSN, Zehra Yayıncılık, İçtimai Dersler, 269-270. s. https://zehra.com.tr
[6] BSN, Zehra Yayıncılık, İçtimai Dersler, 264-265. s. https://zehra.com.tr
[7] BSN, Zehra Yayıncılık, Sözler, 246-247. s. https://zehra.com.tr
[8] BSN, Zehra Yayıncılık, Sözler, 247. s. https://zehra.com.tr
[9] BSN, Zehra Yayıncılık, Sözler, 247. s. https://zehra.com.tr
[10] Tirmizi: Savm, 52; İbn Mace: Sıyam, 39
Paylaş:

Yorum Yap

💬 Yorumlar
Henüz hiç yorum eklenmedi. İlk yorumu siz yapın!

Bu içerik faydalı oldu mu?